Bireysel terapi kadar yaygın olmasa da, her geçen gün çift ve evlilik terapilerine yönelik ilgi giderek artmaktadır. Buna paralel olarak, bu alana özgü etik standartların ne olması gerektiğine ve potansiyel etik ikilemleri minimize edecek çözüm önerilerine duyulan ihtiyacın arttığı da söylenebilir. Çift ve evlilik terapilerindeki etik meseleler, bireysel terapiye kıyasla daha karmaşık ve daha tartışmalıdır. Bunun en büyük nedeni, bireysel terapi bireyin kendi içerisindeki problem ve çatışmalarıyla ilgilenirken, çift terapisinde terapistin çiftin ilişkisine dair dinamiklere ve etkileşimlere odaklanması gerekliliğidir. Yani çift ve evlilik terapisinde, terapinin odağı kişi değil, çifttir, yani ilişkidir ve terapist genelde her iki partnere de eşit mesafede durmak ve her ikisini optimum düzeyde memnun edecek şekilde terapötik ilişkiyi sürdürmek durumundadır. Bu bağlamda, terapist, hem çift olarak, hem de bireysel olarak danışanın, mahremiyetine ve özerkliğine saygı göstermeli ve etik prensiplere bağlı kalmalıdır.

Bu panelde, öncelikle genel olarak kısaca çift terapisinde etik ilkelere değinilecek, sonrasında ise çift ve evlilik terapisinde en sık karşılaşılan temel etik meselelerden zarar vermeme, gizlilik ve bireysel terapiden çift terapisine veya tersi ya da paralel uygulamalara değinilecektir. Birinci temel ilke olan zarar vermeme, çift terapisi özelinde zor gündemler, danışanlardan birine atılganlık eğitimi vermek gibi ilişkinin dinamiğini etkileyebilecek müdahalelerde bulunma, ciddi sağlık problemleri ve\ veya zihinsel\psikiyatrik bozukluklar gibi durumlarda ne gibi etik meselelerin olduğu üzerinde durulacak ve vaka örnekleri üzerinden konu detaylandırılacaktır. Gizlilik söz konusu olduğunda ise, öncelikle çift ve evlilik terapisinde gizlilik prensibinin nasıl işlediği ve buna ilişkin literatür taraması aktarılacak, ardından da gizlilik ilkesi söz konusu olduğunda en sık karşılaşılan etik ikilemlerden birisi olan “aldatma” örneği spesifik olarak etik açıdan ele alınacaktır. Son olarak, bireysel terapiden çift terapisine geçiş veya çift terapisinden bireysel terapiye geçiş, paralel süreçler ve çift terapisi çerçevesinde bireysel seanslar yapma ve bu konudaki terapistin takınacağı pozisyona ilişkin etik meseleler ve ikilemler vakalar üzerinden anlatılacaktır.