Doç. Dr. Erdem Özkara
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi, Adli Tıp Anabilim Dalı
Evlilik Sorunları ve Hukuk
?xml:namespace>
Kadın ve erkeğin, belirli amaçlar ile ve belirli kurallar çerçevesinde oluşturmuş oldukları evlilik birliği, hemen hemen tüm ülkelerde hukuki prensiplerle ilişkilendirilmiştir. Söz konusu bu sosyal gerçeklik genellikle hukukun, medeni hukuk alanında düzenlenmektedir. Evliliğin hukuki mahiyetine ilişkin olarak mevcut görüşler arasında; “sözleşme görüşü”, “müessese görüşü” ve “şart tasarruf görüşü” gibi üç hukuki kavram söz konusudur. Günümüzde söz konusu bu üç görüş içerisinde en yaygın kabul göreni; evlenmenin kendisine özel hukuki nitelikleri bulunan bir medeni hukuk sözleşmesi olduğunu savunan “sözleşme görüşü”dür. Buna dayanarak da kanunlarımızda evlenmenin şartları, eşlerin hak ve yükümlülükleri, evlilik birliğinin temsili ve evlilik birliğinin korunması gibi konular ayrıntılarıyla düzenlenmiştir.
?xml:namespace>
Her ne kadar kişiler evlenirken genel olarak hayatlarının sonraki dönemlerinde hep beraber olacaklarını öngörseler de bazen işler yolunda gitmez ve boşanma söz konusu olabilir. Boşanmada ana sebep, eşlerin üzerine düşen yükümlülüklere uymamalarıdır. Bunlar arasında eşler arasında uyumsuzluk, sadakatsizlik veya şiddetli geçimsizlik temel sebepleri oluşturmaktadır. Türk hukukunda boşanmanın sebepleri özel ve genel sebepler olarak ikiye ayrılmaktadır. Boşanmanın özel sebepleri arasında zina, diğer şahsın hayatını tehdit, kötü ya da onur kırıcı davranış, haysiyetsiz hayat sürme, diğer şahsı terk etme ve akıl hastalığı gibi durumlar sayılabilir. Yine boşanmanın genel sebepleri arasında evlilik birliğinin sarsılması, eşlerin boşanma konusunda anlaşmaları ve ortak hayatın yeniden kurulamaması gibi durumlar söz konusu olabilmektedir.
İstanbul Barosu, Kadın Hakları Uygulama Merkezi (KHUM) öncelikle fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik vs. her türlü şiddete maruz kalan ya da ekonomik gücü olmayıp, aile hukukuna ilişkin konularda hukuki yardım talebinde bulunan kadınlara yönelik olarak, Avukatlık Kanunu’nun 176 ve 181. maddeleri kapsamında bilgilendirme ve yardım sağlanması, belirtilen konularda mesleki, kuramsal ve uygulamaya yönelik araştırmalar ve çalışmalar yapılması amacıyla İstanbul Barosu Yönetim Kurulu’ nun 04.03.1999 tarihli kararıyla kurulmuştur.
Bu sunumda Kadın Hakları Uygulama Merkezi’ ne yapılan başvurular çerçevesinde evlilik müessesesinde yaşanan problemlerden olan aile içi şiddet (eşe, çocuğa ve ailenin diğer fertlerine yönelik) ve diğer öğretici olgu örnekleri üzerinden, evlilik ve bunun hukuk mercilerine yansıma noktaları tartışılacaktır. Bu yapılırken konunun Aile ve Evlilik Terapileri Kongresi katılımcılarına yarar sağlayacak ve katılımcıların konunun hukuki boyutları ile ilgili bilgi seviyelerinin arttırılmasına yönelik noktalara öncelik verilecektir.
|